Mal ahirete gitmez, dünyadayken vermenin tam zamanı!
Hep dile getirmeye çalıştık, dünya hayatının geçici olduğunu, ahirette kalıcı olduğumuzu, cennetin dünyadan ne götürdüğümüzle bire bir alakalı olduğunu. Ne dedik; cimri cennete girmez, cömert olmalı. Evet, işte şimdi cömert olman tam zamanı...
Hayrünnisa YURÇ
-
Çok büyük bir felakete uğradık. Doğuda 10 ilimizde çok büyük yıkım var. Devletimizin verdiği bilgilere göre 13.5 milyon vatandaşımız mağdur olmuş durumda. Binlerce vatandaşımız hala enkaz altında, ya kurtarılmayı bekliyor, ya da cesedinin çıkarılmasını...
Acımızın gerçek anlamda tarifi yok. Şimdi millet olarak birlik olma ve depremlerde evlerini kaybeden, işini kaybeden, ailesini kaybeden veya sevdiklerini kaybeden kardeşlerimize yardım etme zamanı.
Daha önceki yazılarımızda hep dile getirmeye çalıştık, dünya hayatının geçici olduğunu, ahirette kalıcı olduğumuzu, cennetin dünyadan ne götürdüğümüzle bire bir alakalı olduğunu. Ne dedik; cimri cennete girmez, cömert olmalı. Evet, işte şimdi cömert olmanın tam zamanı.
Elimizden ne geliyorsa, bütçemiz nereye kadar müsade ediyorsa lütfen AFAD, KIZILAY başta olmak üzere, ister nakdi, ister erzak olarak yardım edelim. Bir depremzede kardeşimizin elinden tutalım, bakın oralardan binlerce insanımız buralara gelerek yurtlara yerleştiriliyor. Lütfen onları ziyaret edelim, gönüllerini alalım, moral verelim. İnanın biz birlik beraberlik halinde olursak bu felaketi çok daha çabuk ve çok daha iyi atlatacağız. Örneğin, dün ben Maraş’tan gelen iki aileyi ziyaret ettim. Onlarla sohbet ettik ve mutlu oldular. Millet olarak onların yanında olduğumuzu hissettirelim, inanın yaşadıkları travma çok büyük, lütfen onların yanında olalım. Unutmayın aynı duruma biz de düşebilirdik, bizim onlar gibi olmayacağımızı kim söyleyebilir!...
Bir bilgeye gerçek sevginin tarifini sorarlar. Bilge bir sofra hazırlar ve davetliler gelir. Ama, bir türlü yemek yiyemezler, çünkü kaşıkların sapları çok uzundur. Sağa sola dökülür yemekler. Bilge bir sofra daha hazırlar, davetliler gelir, yine aynı kaşıklar vardır.Fakat bu kez, herkes karşısındakine yedirir ve doyarlar. “İşte, gerçek sevgi budur!” der, bilge, diğergam olmak. Yani iyilikler yapmak, karşılık beklemeden, sadece Allah rızası için ve unutmak yapılan iyilikleri...
İşte, mallarımız ahirete gitmeyecek, dünyadayken vermeli. Şimdi maddi olarak da iyilikler yapacağız, manevi olarak da. Sıkıntıda, zor durumda olan depremzede kardeşlerimize sabrı ve hayrı tavsiye edeceğiz, teselli edeceğiz, şimdi her zamandan çok daha ve çok daha fazla iyilik yapabileceğimiz zamanlar.
Zamanla göreceğiz, bu küçük gibi gördüğümüz iyilikler karşımıza çıkacak. iyiliklerin içinden başka iyilikler çıkacak ve bizim unuttuğumuz güzellikler bizim ellerimizden tutacak. Bu konuda Peygamber Efendimiz’in çok hadisleri vardır. Unutmayalım, dünya bir bumerang gibidir, yaptığımız her şey bize hem dünyada hem de ahirette geri dönecektir, ama Allah rızası için olursa, ilk niyetimiz bu olursa ,sadece dünyada değil, ebedî âlemde de önümüze çok güzel bir şekilde çıkacaktır...
Gerçek mükafatlar ve cezalar için bu dünya dar bir mekandır. Biz bu şaşılacak kadar hızlı geçen ve ölümün her an ensemizde olduğu şu zamanlarda bol bol iyilikler yapalım, sevindirelim, mutlu edelim. Maddi manevi getirileri çok ve vermek almak mesleği bu dünyada, yeter ki karşılığını yüce Allah’tan bekleyelim.
Allah hepimizin yardımcısı olsun ve milletimize bir daha böyle felaketler yaşatmasın...
Hayırla kalın.
