Dün geçti, yarın meçhul, ne yapacaksak bugün yapalım.
Şadi Şirazi’ye sormuşlar; “Her zaman mutlu olabilmenideki sır nedir?” Demiş ki; “Kalıcı olmayana gönül bağlamam. Yarın bir sırdır onun için endişelenmem. Dün bir hatıradır hasretini çekmem. Bugün ise hediyedir, kıymetini bilirim.”
Hayrünnisa YURÇ
-AYRILDIKLARI YERİN BULUTLARINI YANLARINDA TAŞIYANLAR, GELDİKLERİ YERİN GÜNEŞİNİ GÖREMEZLER!
Geçenlerde Eskişehir’den trenle gelirken, oturacağımız koltuklar geriye bakıyordu ve hiç kimse bu şekilde yolculuk yapmak istemedi ve başka vagona geçtiler. Nasrettin hocamızın eşeğe (işlek’e) ters bindiğini hatırladım, bu hareketiyle bize vefayı mı anlatmak istiyordu acaba?..
Geriye hiç bakmamak vefasızlık olabilir miydi, çünkü geçmişte canımızı yaksa da anılarımız var, ebedi aleme uğurladığımız yakınlarımız, sevdiklerimiz var, tabii ki anacağız. Yanarak da olsa dualarla onları yadedeceğiz, ama bir de bizi üzen şeyler varsa geçmişte yaralayan, işte onları mecburen geçiştirmek ve izleri derinleştirmemek zorundayız. Zira bugüne ait görevler var, bugünler de geçmiş olacak ve kötü bir şekilde hatırlamak ve hatırlanılmak istemiyorsak, bugünü öne almalıyız. Hem geçmişteki zorlukları yaşarken yanında sabır vardı, o sabır bitti. Şimdi sabırsız hatırlıyor ve daha çok üzülüyoruz. Onun için hep, şimdiki aklım olsaydı diyoruz…
Dün geçti, yarın meçhul. Elimizde olan bugün var ve ne yapacaksak bugün yapmalıyız. Hz Mevlana, “Dem bu dem dir, dem bu dem.” diyor. Yarıncılar helaktedir diyor. Çünkü yapılacak güzel şeyler ertelenmemeli aynı zamanda,zaman kısa görevler çook…
Şadi Şirazi’ye sormuşlar; “Her zaman mutlu olabilmenideki sır nedir?”
Demiş ki; “Kalıcı olmayana gönül bağlamam. Yarın bir sırdır onun için endişelenmem. Dün bir hatıradır hasretini çekmem. Bugün ise hediyedir, kıymetini bilirim.”
Trende dikkat ettim, geride bıraktığımız yerlere yakın giderken başı dönüyor insanın. İşte geçmişi de çok yaklaştırır, önümüze getirirsek başımız dönüyor. İnsanın fıtratında vardır geçmişi düşünmek, doğaldır. Ama dozunda, dersler çıkarmak için, hatalarımızı görmek ve düzeltmek için, kaderi suçlamadan, iyilikleri Allah’tan, kötülükleri kendinden bilerek, aklı selim ile bakmalı düne. Yoksa içine çok girersek geçmişin, şimdi yaşıyor gibi getirirsek bugüne, içinde bulunduğumuz zamana haksızlık etmiş oluruz. En önemli emanet zaman.
Rabbim farkına vardırsın ve pişman olmayacak gibi yaşatsın.
Mutlu, umutlu zamanlar diliyorum.