Evlenmek isteyenlere tüyolar...
"Evlenmek istiyorum, ama eş adayını nasıl tanımalıyım ve ne yapmalıyım?"
Hayrünnisa YURÇ
-Geçenlerde bir genç kızımız bu soruyu sordu. Zor bir soru, elimden geldiğince önerilerde bulundum ve günümüzün gençlerinin de bu konuda işlerinin zor olduğunu anladım. Bir tarafta mutsuz olan ve maalesef çocukları da olsa ayrılan eşler, diğer tarafta evlenmen gerekiyor diyen bir çevre...
Aslında bunu Allah fıtratımıza yerleştirmiş, kadın erkeğe erkek kadına muhtaç, her kalp de kendisine mukabil bir kalp arıyor. Ama öyle zor bir zamana geldik ki, evlenmek çok çok pahalı. Evlenme teklif etmekten başlayıp, nişan, kına, sonra düğüne, hatta düğün sonrasına kadar çook para gerekiyor ve kimse lüksünden konforundan taviz vermiyor. “Bazı şeyleri sonra alalım, düğün olmasa da olur. Sade bir nikah yeterli.” demiyor. Dünyanın borcuna girip herkes nasıl evleniyorsa öyle evleniyorlar, borçlar da huzursuzluk getiriyor ve sudan sebeplerle ayrılıyorlar. Tabiî ki başka etkenler de var, ama en önemli sebep bu maalesef...
Sağlam bir yuva inşa edebilmek için evlilik öncesinde de dikkat edilecek çok şey var, gözleri sekiz açmak gerekiyor. Bu kızımıza söylediğim gibi; eş adayının arkadaşlarına bakmak gerekiyor, ailesine karşı olan davranışlarına dikkat etmek lazım, sokak hayvanlarına, çocuklara, yemek yediğiniz bir yerdeki garsona bakış açısına davranışlarına bakmak gerekiyor. Bir de üçüncü şahıs olarak, gözü açık ve tecrübeli bir yakınınızla birlikte alışveriş yapmak lazım. Yorgun ve açken nasıl hareket ediyor, öfkelenince neler söylüyor ve öfkesini kontrol edebiliyor mu diye bunlara dikkat etmek lazım. Bu davranışlar çook önemli kriterler, bu konularda sağlıklı bilgi edinmek için de zamana ihtiyaç var, yani acele etmemek gerekiyor...
İnsanları tanımak kolay değil. Menfaatler söz konusu olduğunda, zor zamanlarda, hatta mutluluk zamanlarında belli oluyorlar. Hayatta çok gayret edip başarılı olan birisi, “Başarıya ulaştığımda beni çok az insan alkışladı, oysa çok dostum vardı.” diyordu. Yani sadece zor zamanlarda tanınmıyor insanlar, başarılı ve mutlu zamanlarda da tanınıyor...
İyi bir eş seçmek, iyi bir eş olmak çok önemli, çünkü aile olmak, ailede mutlu kalmak çok önemli. İnsanın mesleği ne olursa olsun, her akşam dönüp geleceği yer yuvasıdır ve burada bedeni, ruhu dinlenmeli ve huzur bulmalıdır. Huzurlu insanlarla huzurlu bir toplum ve huzurlu, mutlu çocuklar olur. Böyle bir toplum da madden ve manen başarılı olur.
Dilerseniz bir nikâh memurunun hatırlatmalarıyla bitirelim sözlerimizi: “Evliliğinizi başkalarının evlilikleriyle kıyaslamayın. Mükemmeli aramayın, hiç birimiz mükemmel değiliz. Birbirinize yaşam alanı bırakın, kirpiler eşlerine dikenlerinin boyu kadar yaklaşırlar. Peri masallarına inanmayın, gerçek değiller. Birbirinizin geçmişini sorgulamayın, çünkü geçmiş geçmişte kalmıştır. Birbirinizin sahibi değil yoldaşı olun ve birbirinize her şey çok güzel olacak diye sözler vermeyin.” Ne kadar doğru ve gerçekçi nasihatler bunlar. Bir de evlilikte gurur olmaz, olursa evliliğe büyük zarar verir, özür dilemeyi bilin ve birbiriniz affedin...
İnsan olabilmek ve evli kalabilmek, evliliği mutlu devam ettirebilmek bunlara bağlı. Sabır gerekiyor, eskiler çok güzel söylemiş, “Sabırla koruk helva olur.” diye, ama sabredilecek ve sabredilmeyecek şeyleri ayırt etmek şartıyla. Çook önemli bir şey daha var; ülkemizde aileler evlatlarını evlendirecek olgunlukta görüyor ama evliliği devam ettirecek olgunlukta görmüyor ve çok müdahale ediyorlar maalesef. Mutsuzluğun önemli bir sebebi de bu...
Ne diyelim Allah evlenen ve evlenecek olan herkese iki cihan saadeti versin, büyükler de duracağı yeri iyi bilsin...
Sağlıcakla kalın