06 Kasım 2023 - Pazartesi

Her şeyin peşindeki hiç bir şeysiz insan

İNSANOĞLU DÜNYAYA HİÇ BİR ŞEYSİZ GELİR, HER ŞEYİN PEŞİNE DÜŞER VE HİÇ BİR ŞEYSİZ GİDER...

Yazar - Hayrünnisa YURÇ
Okuma Süresi: 5 dk.
215 okunma
Hayrünnisa YURÇ

Hayrünnisa YURÇ

-
Google News

Her şeyin insanoğluna hizmet ettiği bu dünyaya, insan vazifeli gelmiş.  Önden gidenler insana yüksek sesle, “Sende yolcusun ve gideceksin!” diyor. Ama, insanın üzerinde bir gaflet perdesi, sanki daimi kalacakmış gibi bir hırs, uzun emeller ve dünyaya dalış var maalesef...

Evet, yaşadığımız müddetçe bize lazım olan şeyler var, çünkü bu hayatı devam ettirmek gerekiyor, ama dünyanın fani olduğunu unutmadan ve gerektiği kadar dünyalık elde etmek ve esas vazifemizi unutmadan yaşamak lazım...

Devlet okul yapıyor, masraf ediyor, öğretmenler tayin ediyor. Kitaplar var, bu okula kayıt yaptırmak gerekiyor. Sonra kuralları var, bu okuldaki  kurallara uymayanlar disipline veriliyor, hesap soruluyor da, peki yüce Rabbimiz hizmetimize verdiği bu koskocaman kainatın ve imkanların, yediğimizin, içtiğimizin, türlü nimetlerinin hesabını sormaz mı?..

Rehberimiz Peygamber Efendimizden öğreniyoruz, ölüm yokluk değil, hiçlik değil, ebedi alemin giriş kapısı. Kabre koyulan herkes kendisi defnedenlerin ayak seslerini duyacak ve sorgu melekleri gelecek. Kaçacak hiçbir yer yok, ne yaptıysa ya da yapmadıysa hesabı var. Ancak, amel defterini açıkta bırakacak şeyler yaptıysa onlar yazılmaya devam edecek. Salih ve saliha evlatlar bıraktıysa geride, istifade edilen kitaplar, cami ya da medreseye yaptığı yardımlar, imanına kuvvet verdiği kişiler, çeşme, yol hayırları bunlar amel defterine hep yazılacak. Ne güzel bir müjde, yaşadığımız müddetçe bu hayırları yapmaya dikkat edelim, zira ölüm hiç uzak değil, sadece yaşlılara, hastalara gelmiyor ve  bu dünyaya gelen herkes ölüme her an aday. Bunu kabristanlardaki mezar taşlarında, çevremizde görüyoruz, yaşadığımız büyük depremde bize bunu yüksek sesle anlattı...

Ömür sermayemiz her geçen gün eriyor ve zaman hızla geçiyor, adeta şelaleler gibi akıyor, kuşlar gibi uçuyor ve hayat hiç uzun değil. Her anını iyi değerlendirip Allah’ın istediği gibi yaşamaya çalışalım. Hatalarımız, günahlarımız için ciddi ve samimi tövbe edelim, hatasız kimse yok, ama en aza indirmeye çalışarak ve günahların kalbimizde oluşturduğu kara lekeleri istiğfar silgisiyle silelim. Yoksa o kara lekeler büyür ve kalp kararır Allah korusun.  Kendimizi günahlardan daha kolay muhafaza etmek için de görüştüğümüz insanlara dikkat edelim. İzlediklerimiz, okuduklarımız, dinlediklerimiz çok önemli, zira biz onların toplamıyız. İlerleyen teknolojiyle bu biraz daha zor ve teknoloji pek hayra solumuyor, onu da dikkatli kullanalım, iyiye kullanalım. Teknoloji güzel bir imkan ama iyiye kullanmazsak hesabını veremeyiz, çocuklarımızın nasıl kullandığını da baskı yapmadan kontrol etmek gerekiyor. En iyisi onlarla sohbet etmenin, muhabbet etmenin  güzelliğini yaşatmak ve birlikte güzel şeyler yapmak.  Çünkü onların ayakları daha yere sağlam basmıyor ve teknolojiyi nasıl kullanacaklarını bilmiyorlar ve ipin ucu kaçarsa aileden, yakın çevreden hatta okuldan bile kopabiliyorlar. Onlara da bu dünyanın fani olduğunu, vazifeli olduğumuzu, yolcu olduğumuzu örnek olarak göstermek, sesli dualar etmek, yaşlı ve hasta ziyaretlerini birlikte yapmak, sokak hayvanlarına su ve yiyecek verdirmek, ibadete yavaş yavaş alıştırmak, güzel kitapları birlikte okuyup tahlil etmek ve onların gözlerinin içine bakarak konuşmak son derece önemli.  Nasıl ki bir çoban güttüğü koyunlardan sorumluysa biz de evlatlarımızdan sorumluyuz ve ötelerde hesabı sorulur...

Yeğenimin sözlerini hatırladım, “Çalıştığım kuruma yıl sonunda müfettişler geliyor ve kılı kırk yararak hesap soruyorlar ve ben ötelerde nasıl hesap veririz , diye titriyorum.” Evet, insan ölünce iş bitmiyor, asıl iş orada, akıp giden zamanımızı iyi değerlendirerek  Kuran-ı Kerim’i anlamaya çalışarak ve rehberimiz Peygamber Efendimizin hayatını daha iyi öğrenip samimi olarak uygulama yoluna çıkalım, Rabb imiz elimizden tutacaktır.

Alemlerin Rabbine emanet olunuz...

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları